Avustralya Kraliyet Hava Kuvvetleri‘nin (RAAF) envanterinde bulunan C-27J Spartan kargo uçakları askeri ortamlarda ve insani yardım görevlerinde kullanıldıktan sonra şimdi de deniz gözetleme ve keşif faliyetlerinde de görev alıyor.

Avustralya Savunma Bakanlığı’nın basın açıklamasında bir RAAF C27J Spartan uçağı Pasifik Balıkçılık Ajansı‘nın (FFA) desteği ile gerçekleştirilen SOLANIA operasyonunda havadan gözetleme ve keşif faliyetlerinde bulunuyor.

SOLANIA Operasyonu kanuni yaptırımlara ve cezai soruşturmaya yol açabilecek deniz tehditlerini tespitini desteklemek amacıyla gerçekleştiriliyor.

Leonardo firmasının popüler ürünlerinden C-27J Spartan kargo uçağı hem askeri görevleri hem de insani yardım görevlerinde başarıyla kullanılıyor.

C-27J’yi rakiplerinin bir adım önüne çıkartan en temel özelliği, en başından bir askeri nakliye uçağı olarak tasarlanmış olmasıdır.Kabini; C-17, A400M ve C-130 gibi stratejik (ya da ağır) nakliye uçaklarından indirilen kargonun, daha küçük parçalara bölünmesine gerek kalmadan, doğrudan uçağa sığmasına olanak sağlıyor.Böylece, geniş hacimli yüklerin, stratejik nakliye uçakları ile ana üslere ulaşması; buradan ileri noktalara ise taktik kabiliyetleri öne çıkan C-27J ile ulaştırılması mümkün hâle geliyor. Kabinin yüksekliğinin ayarlanabilmesi olması kargoyu yer desteği olmadan, yükleyip boşaltmasını sağlıyor.

C-27J, ağır nakliye uçaklarının kullanamadığı; kar, kum ve CBR4’ün altındaki sertliğe sahip toprak pistlere iniş ve bu pistlerden kalkış yapabilir.

C-27J’nin kokpitinde, diğer uçaklarda da bulunan standart pencerelerin (C-27J’de 8 adet) yanı sıra üst bölümde, sağda ve solda 2’şer ve yanlarda, yine sağda ve solda 2’şer pencere bulunur.Bu pencereler, iniş sırasında ve alçak irtifada uçuşu da içeren taktik görevlerde, pilotlara eşsiz bir durum farkındalığı sağlar.

Bir çok uçak pistte motoru çalıştırmak için yardımcı bir güç ünitesine ihtiyaç duyar. C-27J uçağı yer desteğinin olmadığı bir piste indiğinde motorlarını çalışır hâlde tutmasına gerek yoktur, Çünkü uçak, yardımcı güç ünitesi sayesinde, motorlarını kendisi çalıştırabilir.

Özellikle bu uçakaların çatışma bölgelerine yapılacak inişler ve kalkışlarda en kısa sürede, güvenli irtifa olarak görülen 10 bin fit irtifaya çıkabilmesini gerektiriyor .Bu irtifanın altında uçaklar, yerden açılacak ateşe karşı hassas hâle geliyorlar. C-27J kalkışının ardından dakikada 2 bin beşyüz fit tırmanarak; yaklaşık 5 dakikada  10 bin fit irtifaya ulaşabiliyor.

Kargo uçağı farklı görevlerde konfigürasyon değişikliklerinin hızlıca gerçekleştirebiliyor. Bu değişiklikleri uçak havadayken olurken, bir operatörle yaklaşık 40 dakikada tamamlanabiliyor.

Amerikan ve İtalyan kullanıcılar, Özel harekât ve yakın hava desteği görevlerinde C-27J’nin  performansından memnun olduklarını söylüyor. Özellikle C-27J’lerin gece görüş gözlükleri ile uyumlu bir kokpite sahip olması ön plana çıkıyor. Kokpite, opsiyonel olarak baş üstü ekranı (head-up display / HUD) entegre edilebiliyor. HUD, özellikle kötü hava koşullarında, pilotlara yardımcı oluyor. Gece görüş gözlüğü ile de çalışabiliyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here