Suudi Arabistan petrol tesislerine yapılan dron ve seyir füzesi saldırısında Suudi ordusunun gelişmiş hava savunma sistemlerine rağmen başarısız olması düşündürücüdür. Dünyanın üçüncü büyük askeri bütçesine ve altı PATRİOT Hava Savunma Sistemine sahip olan Suudi Arabistan, petrol tesislerini korumada neden başarasız olmuştur ?

Askeri uzmanlar küçük insansız hava araçları ve seyir füzeleri ile alçak irtifadan yapılan koordineli saldırılarda en yetenekli batı ordularınında zorlanabileceğini belirtiyor. Hava Savunma simülasyonlarında herhangi bir füze taarruzunda, İran ve Körfez ülkeleri arasındaki uçuş yolunun çok kısa olması dolayısıyla, söz konusu ülkelerin reaksiyon zamanlarının oldukça az olacağı belirtildi. Basra Körfezi’nin dar deniz yolları sebebiyle su-üstü platformlarla füze savunma imkanlarının sınırlı olduğunada dikkat çekildi.

PATRİOT sistemlerinin başarısızlığı ABD hava savunma sistemlerinin sorgulanmasına sebep olacaktır.İran bu saldırı ile bir çok dersler çıkarmış ve öğrendiklerini Suriye, Lübnan ve gelecekte diğer bölgelerde uygulayacaktır.

Suudi Arabistan basınında çıkan haberlerde, küçük insansız hava araçları ve seyir füzeleri ile yapılan koordineli saldırıları önlemede PATRİOT vaya THAAD gibi geleneksel sistemlerin işe yaramayacağı, bu problemi ABD’nin bile çözemediği iddia edildi.

PATRİOT sistemleri Suudi Arabistan’da ilk defa başarısız olmuyor.25 Mart 2018’de Riyad’ı hedefe alan füze saldırısında en az beş PATRİOT füzesi hedefi ıskaladı veya arızalandı. Füzeleri durdurmada başarısız oldu.

ABD basınından CNBC’de çıkan haberde, Husilerin PATRİOT bataryaları üzerinde dron uçurarak radarların çalışmasını engellediği, saldırıya PATRİOT sistemlerinin bu sebeple karşılık vermediği iddia adildi.ABD basının tartıştığı diğer konu ise saldırının olduğu 14 Eylül’de PATRİOT sistemlerinin çalışmadığı oldu. Acaba PATRİOT sisteminin çalışmasını engelleyen Husilerin dronları mıydı ? yok sa Suudi Arabistan ve ABD tarafından hava savunma sistemlerinin kapatılması mıydı ?

Suudi Arabistan’ın doğu bölgelerinde açık kaynaklara göre en az 2 Patriot PAC-3,2 bataryası ve 6 MIM-23B Hawk hava savunma sistemi bulunuyor. Saldırının yapıldığı Abqaiq petrol tesisleri ise 1 Patriot PAC-2, 3 SkyguardOerlikon GDF hava savunma sistemi ve 1 Shahine’ı füze savunma bataryası tarafından korunuyordu. Dron ve seyir füzelerini geç tespit eden bu sistemler, saldırıya cevap verebilmesi için dakikalar hatta saniyeler kaldığı için hedeflere atış yapamadığı iddia edildi.

Abqaiq petrol tesislerini koruyan hava savunma sistemlerinin pozisyonları
Kaynak: Middlebury İnstitute

Petrol tesislerinin korunmasında bulunan PATRİOT Hava Savunma Sisteminin kullandığı MPQ-53 radarı muhtemelen dron ve seyir füzeleri uyarısı aldığı, fakat zeminde bulunan petrol tankları, binalar ve metal yoğunluklu petrol tesisi şekillerinin radarlara yansıması sonucu hedeflerin tespitini engellediği de iddia edildi.

Suudi Arabistan Hava Savunma radarlarının hangi yöne doğru olduğuda basının gündemine geldi. Husilerden gelen tehditler sebebiyle radarların buna odaklandığına dair haberler çıktı. Saldırının ardından petrol tesislerinin yakınlarındaki radarların kuzeye yönlendirildiğine dair işaretlerin olduğu, ayrıca son çekilen görüntülerde Oerlikon GDF 35mm bataryalarının mevzilerden boşaltıldığı, bunun saldırıdan önce mi yoksa sonra mı gerçekleştirildiğinin ise belli olmadığı belirtildi.

Saldırının ardından Suudi Arabistan Hava Savunma sistemlerinin yetersiz kalması üzerine ABD bir PATRİOT füze bataryası ve karaya konuşlandırılan 4 adet radar sistemi göndereceğini açıkladı. Ayrıca ABD Donanması, Basra Körfezi’nin kuzey ucuna USS Nitze Arleigh Burke sınıfı bir destroyer gönderdiğini duyurdu. Gönderilen radar sistemleri arasından 360 derece tarama yapabilen Sentinel radarları dikkat çekti.

SUUDİ ARABİSTAN HAVA SAVUNMA SİSTEMLERİ

Riyad’ın elinde (daha çok hava savunma görevleri için kullanılan) Patriot PAC-2 GEM, Patriot PAC-3 ve MIM-23B Hawk sistemleri, ayrıca Fransız yapımı kısa menzilli Shahine’ı sistemi ve 1970’lerde İsviçre tarafından geliştirilen Oerlikon GDFSkyguard hava savunma sistemleri bulunuyor.

Shahine sistemi, Thales-CSF tarafından Suudi Arabistan için özel olarak geliştirilen Fransız Crotale’nın versiyonudur. En büyük fark fırlatma birimleri ve hava arama radarları Fransız AMX-30 muharebe tankının şasine entegre edilmesidir. Standart Crotale sistemi 4×4 araçlar üzerinde dört füze taşırken Shahine sisteminde ise altı füze taşıyabiliyor. Bu sistem 1980 yılından bu yana Suudi Arabistan’da operasyonel kullanımda.

Shahine Hava Savunma Sistemi

Diğer yakın savunma sistemi olan Oerlikon GDF‘lerin sistem kapasitelerini arttırmak için Suudi Arabistan, 1988 yılından itibaren Skyguard ateş kontrol sistemleri ile donatmaya başladı. Bu sistem bir hava arama radarı, bir ateş kontrol radarı ve optik izleme sistemi içermektedir. Her iki sistemde uçaklar ve helikopter boyutundaki tehditlere yaklaşık 12 mil menzilde etkili olabiliyor.

Oerlikon GDF009 Oerlikon Skyguard® 3

PATRİOT, 1980’lerde öncelikle savaş uçaklarını durdurmaya yönelik olarak tasarımlanmış, ama yıllar içerisinde balistik füzelere karşı da etkili olacak şekilde tadilattan geçirilmiştir.Patriot sistemi uçakları, taktik balistik füzeleri, seyir füzelerini ve insansız hava araçlarını vuracak şekilde tasarlandı.

Suudi Arabistan ilk defa PATRİOT sistemleri ile Körfez savaşında tanıştı. Irak’tan atılan SCUD ve AL-Hussein balistik füzelerini durdurmak için kullanılan PATRİOT’ların yüzde 80 başarılı olduğu iddia edildi.

PATRİOT Hava Savunma Sistemi

Bugün gelinen noktada PATRİOT sisteminin en yeni PAC-3 türevi, 1.000 km’ye kadar menzile sahip balistik füzeleri vurabilecek yetenektedir. Yalnız PATRİOT, “alt katman” tabir edilen ve balistik füzenin hedefine doğru yolculuğunun son aşamasını oluşturan atmosfer içerisindeki uçuş safhasında önleme yapabilecek kapasitede bir sistemdir. Daha uzun menzilli balistik füzelerin uçuşlarının bu son safhasında ulaştığı süratler çok arttığı için, PATRİOT sistemi 1.000 km’den daha uzun menzilli füzeler karşısında etkisiz kalmakta, bu kategorideki füzelerin önlenebilmesi için atmosfer-uzay geçiş noktası veya uzayda önleme yapabilecek “üst katman” tabir edilen füze savunma sistemlerinin devreye sokulması gerekmektedir.

Ayrıca, önleme yapılan irtifanın ve buna bağlı olarak izdüşümündeki alanın görece az olması sebebiyle, PATRİOT sistemleri ile sadece kritik önemdeki birkaç tesis veya şehir korunabilmekte, daha geniş alanları korumada yetersiz kalmaktadır.

SUUDİ ORDUSU, KATMANLI HAVA SAVUNMA MİMARİSİ KURMAK İSTİYOR

Suudi Arabistan son dönemde, ABD’den THAAD ve Rusya Federasyonu’ndan S-400 satın alma anlaşmaları ile hava ve füze savunma yeteneklerini –teorik olarak– stratejik düzeyde ve mükemmel seviyede tahkim etme planları yapıyor.

S-400 Hava Savunma Sistemlerini satın almak için görüşmeler devam diyor. Rus hava savunma sistemi savaş ortamında çok az test edilmesine rağmen PATRİOT’lara göre avantajları bulunuyor. Uzmanlar Suudilerin küçük tehditlere hızlı cevap verebilmesi için katmanlı hava savunma içerisinde kullanılabilen Almanya’nın German Skyshield ve Rusya’nın Pantir-S gibi ucuz sistemlere ihtiyaç duyduklarını belirtiyor.

THAAD alımının tamamlanması durumunda, Suudi Arabistan atmosfer-dışı önleme seviyesinden başlayarak orta ve düşük irtifaya uzanan, derinlikli ve entegre bir hava ve füze savunma mimarisine sahip olacak.

SUUDİ ARABİSTAN HAVA SAVUNMA SİSTEMLERİ KONUSUNDA GÜNEY KORE’DEN YARDIM İSTEDİ

Güney Kore merkezli haber ajansı Yonhap’ın aktardığına göre, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, hava savunmasını güçlendirmek adına Güney Kore’den yardım istedi.

Haberde, Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae-in ile Veliaht Prens Muhammed arasında bir telefon görüşmesi gerçekleştirildiği ve Suudi Arabistan’daki petrol tesislerine yönelik saldırıların ele alındığı aktarıldı.

Güney Kore Başkanlı Sarayı olan Mavi Saray’dan yapılan açıklamada, “Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, ülkesinin hava savunma sistemini güçlendirmek için Güney Kore’nin yardımını istedi. Her iki taraf, müzakerelerin sürdürülmesi konusunda hemfikir kaldı.” ifadelerine yer verildi.

Güney Kore Savunma sanayinin ürettiği Güney Kore ordusu tarafından kullanılan, BiHo K-30 30 mm kendinden tahrikli uçaksavar sistemi, paletli araç üzerinde kullanılan orta menzilli M-SAM Chunma veya “Pegasus” sistemleri kısa ve orta mesafede hava savunması için öne çıkıyor.

ORDUNUN ENVATERİNDE ORTA MENZİLLİ BALİSTİK FÜZE BULUNUYOR

Bu arada Suudi Arabistan savunma amaçlı olmayan stratejik silah sistemlerine de sahip. Bu çerçevede Riyad, yaklaşık on yıl önce Çin yapımı DF-21 (CSS-5) tipi orta menzilli balistik füzelerini satın almıştı.Üstelik bu, Suudi Arabistan’ın envanterindeki tek Çin füzesi de değil. 1980’li yıllarda benzer bir savunma alımı DF-3 (CSS-2) füzesi için gerçekleştirilmişti. DF-3’ler bugün halen Suudi Arabistan stratejik füze kuvvetleri envanterinde olsa da, operasyonel durumları kesin değil.

Yemen kaynaklı Husi güçlerinin İran’ın da desteğiyle, Suudi Arabistan’a yönelik füze saldırıları gerçekleştirdiği biliniyor. Bu saldırılarda SS-21 Scarab ve Scud-B füzelerinin kullanıldığı tahmin ediliyor.Suudi Arabistan geçen yıl 83 milyar dolar savunma harcaması yapmasına rağmen bir türlü başarılı sonuç alamıyor. Komşu Yemen’de isyancı Husilere karşı 2015 yılından bu yana gelişmiş silahlar ile donanımlı hava kuvvetleri tarafından bombalandı. Fakat Suudi ve müttefiklerin lehine bir sonuç elde edilemedi.

Suudi Arabistan petrol tesisine yapılan saldırı ile balistik füze savunmasına göre seyir füzesi tehditlerine karşı savunmanın farklı ve zor olduğu ortaya çıktı. Manevra kabiliyeti yüksek seyir füzelerine karşı savunmada önemli olan tehdidin mümkün olduğunca erken tespit edilmesidir. Bu da ağ-merkezli harekat kapasitesini ve sensörler arasında çok güçlü bir uyumu gerekli kılıyor. Suudi Arabistan’ı endişelendirmesi gereken en ciddi tehdit, bu füzelerin hava sahasına girişini ve seyrini tespit edememiş olmasıdır. Genel olarak literatür İran’ın balistik füze kapasitesine odaklansa da, seyir füzelerine ilişkin trendlere de daha dikkatli yaklaşmak gerekiyor.Kara tabanlı sensör sistemlerinin yeterli olmadığı, hava sensörleri ile bir bütün hava savunma mimarisinin gerekliği ortaya çıkmaktadır, hele stand-alone” çalışan hava savunma sistemlerinin böyle koordineli bir hava saldırısında ne kadar işe yaracağı sorusu bir kez daha yanıt beklemektedir.

Kaynak: War Zone, USNINews, TheDrive, ORSAM, AA, REUTERS, AP, AFP,

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here