ÖZGÜR Projesi kapsamında millî ve yerli çözümler entegre edilen F-16 ÖZGÜR, 15.000 feetten millî görev bilgisayarı ve millî mühimmat #LGK-82 ve #LGK-84 ile hedefi tam isabetle vurdu.
ÖZGÜR Projesi, 2012 yılında Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından imzalanan bir anlaşma ile başlatıldı ve F-16 Blok-30TM uçaklarının en önemli bileşenlerinin yerli imkânlarla üretimini hedefledi. Projenin tasarım ve üretim süreci, yoğun bir çalışmanın ardından 2020 sonunda tamamlandı. Geliştirilen modüller, TUSAŞ’a teslim edilen bir F-16 üzerinde başarıyla test edildi.
ÖZGÜR Projesi kapsamında, görev bilgisayarının ve harekât uçuş yazılımının millileştirilmesi, kokpit mimarisine dayalı aviyonik modernizasyonlarının gerçekleştirilmesi, millî mühimmat entegrasyonlarının dışa bağımlılıktan kurtulması ve F-16 Blok-30 uçağının tüm aviyonik ve silah sistemlerini yöneten Millî Görev Bilgisayarının (MGB) yazılımı ve donanımının ASELSAN tarafından özgün olarak geliştirilmesi hedeflendi.
Yerli imkânlarla ASELSAN tarafından geliştirilen millî AESA uçak burun radarı, ilk uçuşunu 26 Mart’ta F-16 ÖZGÜR platformuyla gerçekleştirdi. Bu önemli gelişme ile ASELSAN AESA Radarı; eş zamanlı hava-hava ve hava-yer görevleri, çok sayıda hedef tespiti/takibi, görüş ötesi füze güdümü, yüksek çözünürlüklü yer görüntüsü oluşturma ve elektronik harp fonksiyonları ile Türk Hava Kuvvetleri uçaklarına çok büyük yetenek kazandırdı.
ASELSAN üretimi Lazer Güdüm Kiti (LGK) önce ABD menşeli PAVEWAY-II lazer güdüm kitlerini lisans altında üretiyordu. ASELSAN daha sonra özgün lazer güdüm kiti olan LGK’yı geliştirdi ve seri üretime geçti. Bu kitlerin tasarlanma amacı, havadan karaya atılan genel maksat bombalarına (GMB) bir güdüm kısmı eklenerek bombanın hedefi vurma oranının artırılmasıdır.
ÖZGÜR Projesi uygulanan F-16’lar ve millî mühimmatlar, Hava Kuvvetlerine getireceği en büyük yetenek harekât bağımsızlığı olacaktır. Bağımsız harekât mantığı ile baktığımızda, F-16 üzerinde kullanılacak yazılım ile (ÖZGÜR Projesi) yerli üretim her türlü silah ve mühimmatı uçağa entegre edilebilir. Ayrıca batı menşeli silahları çok rahat bir şekilde kullanma imkânı kazanılabilir. Yerli üretim mühimmat kullandığınızda, yerine yeni mühimmat koyabilme imkânınız çok hızlı olacaktır.
Bu kitler üretilmeden önce, Fırat Kalkanı Harekâtı sırasında kullanılan bombalar nedeniyle stokların azalması üzerine ABD’den yeni mühimmat tedarik edilmek istendi. ABD’li yetkililer mühimmatı verebileceklerini, fakat kendi ihtiyaçları sebebiyle en erken 2019 yılında teslim edebileceklerini söyledi. Kendi envanterlerindeki bombaları ise 5 kat fiyat farkı ile verebileceklerini belirttiler. Bunun üzerine savunma sanayi firmaları bu kitler üzerinde çalışarak üretim gerçekleştirdi. Şu an kendimiz bu kitleri rahatlıkla kullanabiliyoruz. Bu durum, harekât bağımsızlığına iyi bir örnektir.
