ABD, envanterdeki yaşlanan B-1 Lancer ve B-52 Stratofortress’i stratejik bombardıman uçaklarına aşamalı olarak hizmetten çekip, yerlerine B-21 Raider hizmete almak istiyor. 

Bloomberg’in haberinde, ABD’nin 30 yıl boyunca geliştirmek, satın almak ve işletmek için 203 milyar ABD doları maliyetle 100 adet B-21 konuşlandırması bekleniyor.

National Interest’de çıkan Basına ve halka canlı yayınlarla tanıtılan B-21 Raider bombardıman uçağı şu anda yer testinden geçiyor ve ilk uçuşunu önümüzdeki yıl yapacak. Northrop Grumman tesislerinde üretim aşamasında olan beş B-21 uçağı daha bulunuyor.

Tasarımı B-2’lere benzediği halde, heybetli ve fütüristik bir görünüme sahip bir uçak olarak göze çarpıyor. Gizlilik teknolojisine sahip olan uçak, B-2’den daha küçük görünüyor. Birçok uzman, B-21’i şimdiye kadar yapılmış en gelişmiş hayalet uçak olarak tanımladı. B-21 açık gri renge boyanmış ve düşük görünürlük için kullanıldığı varsayılıyor. Tüm uçak inanılmaz derecede pürüzsüz bir yüzeyle tasarlanmış.

Gizlilik teknolojisi tasarımın tartışmasız en hassas parçası olan egzozlar tam bir muamma. İlk uçak gövdesi ve ilk uçuşuna doğru ilerledikçe küçük de olsa bazı özelliklerinde değişiklikler görmemiz muhtemel. B-21’in ana rolü düşman hava savunmasını delebilecek saldırı yetenekleri sağlamak olacak. B-21’in menzili ve faydalı yük kapasitesi, gelişmiş gizli tasarımıyla birleştiğinde, yüksek hacimli saldırıları başarıyla gerçekleştirmek ve üsse güvenli bir şekilde dönme imkanı vermektedir.

Tanıtım törenine katılan ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, B-21’in menzil ve yakıt verimliliği üzerinde durdu. Bombardıman uçağı “hareket alanında üslenmesi” gerekmeyeceğini belirten Austin, “lojistik desteğe” ihtiyaç duymayacağını söyledi. Austin, “Dünya çapında hizmette olan en gelişmiş hava savunma sistemlerinin bile B-21’i tespit etmekte zorlanacak.” ifadelerini ekledi.

Raider’ın önemli istihbarat, gözetleme ve keşif (ISR) ve savaş yönetimi yeteneklerine sahip olduğunu vurgulayan Austin, “çok işlevli” bir uçak olduğundan özellikle bahsetti.

Northrop Grumman İcra Kurulu Başkanı Kathy Warden, “B-21 gibi bir teknolojiyi hiçbir yerde görmediğini” söyledi.

Warden, “Hali hazırda 40 eyalette yaklaşık 400 farklı tedarikçiye sahip olan Raider programı, yeni bir satın alma modelini de temsil ediyor.” dedi.

ABD Genel Kurmay Başkan Yardımcısı Amiral Christopher W. Grady, Raider’ın Amerikan kuvvetlerine “savaş alanına girip avantajımıza olacak şekilde manipüle etme” yeteneği kazandıracağını vurguladı.

Grady, B-21’in üst düzey çekişmeli ortamlarda bile esnek caydırıcılık ve konvansiyonel saldırı seçenekleri sunacağını da söyledi.

ABD, envanterdeki yaşlanan B-1 Lancer ve B-52 Stratofortress’i stratejik bombardıman uçaklarına aşamalı olarak hizmetten çekip, yerlerine B-21 Raider’ı hizmete almak istiyor.

Bloomberg’in haberine göre, ABD’nin 30 yıl boyunca geliştirmek, satın almak ve işletmek için 203 milyar ABD doları maliyetle 100 adet B-21 konuşlandırması bekleniyor.

National Interest’te çıkan bir yazıda, B-21 uçaklarının düşük gözlemlenebilir seyir füzesi JASSM-ER, bunker delici “bunker buster” bomba GBU-57 ve uydu güdümlü müşterek doğrudan taarruz mühimmatı GBU-31 JDAM dahil muazzam yük kapasitesine sahip olduğu belirtiliyor.

Uçağın yüksek bir operasyonel tavana sahip olması, sensörler ve iletişim sistemleri için daha iyi bir görüş açısı sağlamaktadır. Bu da gelişmiş durumsal farkındalık ve geniş bir alanda bağlantı kurma anlamına gelir. Bu faktörler, B-21’in Pentagon’un JADC2 (Joint All Domain Command and Control) geleceğin sensörler ve silahların tek bir ağa (Kill Web) bağlı çalışmasına izin veren projesi için kritik bir oyuncu olmasını sağlar. Bu sensörler aracılığıyla verilerinin paylaşılması, yalnızca yerel olarak görüş hattı içinde değil, aynı zamanda görüş hattının ötesinde tüm dünyadaki karar vericilerle paylaşmayı içerebilir.

Yukarıdaki yeteneklerin ne kadarının B-21 uçağında kullanılacağı hakkında net bir bilgi yok. Fakat bu faktörlerin B-21 tasarım felsefesinin büyük bir unsuru olduğunu biliyoruz.

Birçok uzmana göre B-21’in menzili resmi olarak açıklandığında şaşırtıcı olacak. B-21, yakıt ikmali yapmadan düşman hedef bölgeden binlerce mil öteye ulaşabilmesi, Erişimi Engelleme-Bölgeden Men Etme (A2/AD) savunmasında kesinlikle kritik bir faktör olacaktır.

B-21 Raider tasarımı, B-2 hayalet bombardıman uçağına benzer olmakla birlikte, onlarca yıllık teknolojik gelişmelerin sonucu önemli iyileştirmeler yapıldığını gösteriyor. B-21’in konfigürasyonu, gelişmiş bilgisayar modelleme teknikleri, kompozit yapı ve malzeme bilimlerindeki ilerlemelerle daha da geliştirilmiş olan gizlilik teknolojisini içeriyor.

B-21 uçağının tasarımındaki kritik özellikler arasında yer alan derinlemesine gömülmüş girişlerin ve egzozların geliştirilmesi zor bir işin başarıldığını gösteriyor. Motorların kıvrımlı kanallarla beslenmesi ve kızılötesi bastırma teknikleri ile donatılması gibi özellikleri, uçağın düşük görünürlüğünü artırmaktadır. B-2 uçağına kıyasla B-21’in derinlemesine gömülmüş girişleri daha da geliştirilmiş ve uçağın daha düşük gözlemlenebilir olmasını sağlamıştır.

B-21 gizliliği tasarlanırken yalnızca atış kontrol radarları tarafından değil, aynı zamanda daha uzun dalga boylarında çalışan diğer radarlar tarafından tespit edilmesini zorlaştırmak amaçlanmıştır. B-21’in yeni nesil hayalet teknolojisi, tespit etmeyi ve angaje olmayı zorlaştıran daha iyi radardan kaçma yeteneklerine sahiptir.

Radar emici malzeme (RAM), B-21 Raider uçağının radar izini azaltmada büyük rol oynamaktadır. RAM teknolojisi, ABD’nin yakından korunan teknolojik sırlarından biri olarak gösteriliyor. B-21’in ön ve yan camları, görünürlüğü azaltacak şekilde tasarlanmıştır. Özetle, B-21’in gelişmiş görünmezlik özellikleri, kompozit yapıların yoğun kullanımı, radar dalgasını emen yapılar ve gelişmiş RAM kaplamaları, uçağın radar imzasını azaltmada önemli rol oynamaktadır.

Gelişmiş görünmezlik teknolojisinin geliştirilmesi ve devreye alınması son derece gizli ve sıkı bir şekilde korunan bir süreçtir. B-21 Raider, çekişmeli hava sahasında avantaj sağlamak için tasarlanmış, gelişmiş özellikleri ve gizli teknolojisiyle önemli bir adımı temsil etmektedir.

Uzun Menzilli Taarruz Bombardıman Uçağı (LRS-B) sözleşmesi, hayalet bombardıman uçağı teknolojisini iyi-kötü tecrübelerini bilen Northrop Grumman’a verilmesiyle yepyeni bir tasarımla B-21 Raider ortaya çıktı. B-2’ler 1980’lerin sonunda ortaya çıktığında ileri teknolojiye sahipti ve az üretildi. Bugüne kadar deneysel olarak titizlikle geliştirildi. B-21 Raider, B-2’nin yapımında harcanan ter ve gözyaşlarının ürünüdür. Otuz yıllık B-2’nin operasyonel kariyeri çok pahalı ama başarılı bir tür deney olarak düşünebilirsiniz.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here