İtalya, Fransız şirket Safran’ın Ana Savunma Şirketi Microtecnica’yı Satın Alma Girişimini Engelledi
İtalyan hükümeti, Fransız şirket Safran’ın ülkenin ana savunma şirketi Microtecnica’yı satın alma girişimini durdurmak için ‘Altın Güç’ yasasını devreye soktu.
Bu hamle, küresel gerilimin yükseldiği bir döneme denk geldi. İtalyan yetkililer, İtalya’nın silahlı kuvvetlerine hizmet eden temel bileşenlerin tedarik zinciri konusundaki güvenlik endişelerini dile getirdi.
Şu anda ABD şirketi Collins Aerospace tarafından sahip olunan Microtecnica, Eurofighter jeti için bileşen üretiminde uzmanlaşmış durumda. Safran’ın niyeti, Temmuz ayında duyurulan Collins’in uçuş kontrol işini kapsayan 1.8 milyar dolarlık bir anlaşma imzalamıştı.
İtalya’nın Altın Güç yasası, hükümete yabancı şirketlerin stratejik şirket satın alımlarını engelleme yetkisi tanıyor. Genellikle anahtar işletmelerin Çinli şirketler tarafından devralınmasını önlemek için kullanılan bu durum, bir Avrupa firmasına ilk kez uygulanması açısından dikkat çekti.
İtalyan hükümet kaynakları, kararın İtalya’nın savunma operasyonları için kritik bileşenlerin tedariki konusundaki potansiyel risklere dair endişelerle motive olduğunu açıkladı. Almanya’da ortaklaşa işletilen Eurofighter uçağı için tedarik zinciri konusunda benzer endişeleri paylaştığını bildirmişti.
Safran’ın CEO’su Olivier Andriès, şirketin zaten Eurofighter ve diğer İtalyan savunma programları için bir tedarikçi olduğunu vurgulayarak, karara şaşkınlıkla yaklaştı.
Uzmanlar, Microtecnica’nın zaten ABD’li bir şirket tarafından sahip olunduğu göz önüne alındığında kararın alışılmadık olduğunu savunuyor.
Bu gelişme, İtalyan savunma şirketi Leonardo’nun CEO’su Roberto Cingolani’nin, küresel düzeyde rekabet edebilecek Avrupa endüstri ittifakları oluşturmanın önemini vurgulayan yakın tarihli açıklamalarının ardından geldi. İtalyan Başbakanı Giorgia Meloni’nin, Berlin ziyareti sırasında Almanya ile savunma sektöründeki işbirliğini daha da güçlendirmesi bekleniyor.
İtalya, savunma endüstrisini koruma konusunda bir duruş sergilerken, bu tür kararların küresel etkileri, jeopolitik gerilimlerin ortasında uluslararası işlemlerin karmaşıklığını vurguluyor.
