Kırım’daki Sevastopol Tersanesi’nde bir dizi patlama meydana geldi ve patlamalarda Rostov-on-Don denizaltısı ile Ropucha sınıfı (proje 775) “Minsk” Büyük Çıkarma Gemisi ciddi şekilde hasar gördü.
Yeni gelen fotoğraflar ve görüntüler, füze saldırısı sonucunda kuru havuzda bulunan Minsk çıkarma gemisi ile Rostov-na-Donu (B-237) Kilo sınıfı saldırı denizaltısının büyük hasar aldığını gösteriyor.
Fotoğraflara göre, Rostov-na-Donu denizaltısının muhtemelen yeniden inşa edilemeyeceğini gösteriyor. Denizaltının burnunda ve gövdesinin ortasında büyük delikler bulunuyor. Daha önce yayınlanan fotoğraflarda saldırının ardından uydu görüntüleri paylaşılmıştı.
Yeni fotoğraflarda denizaltının gerçek zararının tahmin edilenden çok daha büyük olduğu görülüyor. Özellikle burnundaki büyük ölçekli hasar, denizaltının tüm silahlarının, özellikle de Kalibr seyir füzelerinin ateşlenebileceği torpido tüplerinin ve ateş kontrol sistemlerinin imha edildiği anlamına gelir.
Kilo sınıfı (Proje 636.3) Rostov-na-Donu (B-237) dizel-elektrik denizaltısı, 13 Eylül 2023 tarihinde Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin Rusya Federasyonu Karadeniz Filosu’nun Sevastopol’daki ana üssüne yönelik füze saldırısının hedefi oldu. Ukrayna, savaşın başlamasından bu yana ilk kez bir denizaltıyı imha etmiş oldu.
Ukrayna Hava Kuvvetleri Komutanı Mykola Oleshchuk, Kırım’daki patlamalara değinerek Hava Kuvvetleri pilotlarına “harika iş” için teşekkür etti.
Ukrayna basınında saldırıda Neptun anti-gemi füzesinin havadan ateşlenen versiyonunun kullanıldığı iddia edildi. Daha önceki saldırıda S-400 hava savunma sisteminin imha edilmesinde bu füzelerin kullanıldığı, füzelerin Kırım’a ulaşabileceğini gösterdiği yazıldı. Diğer bir iddia ise Ukrayna Hava Kuvvetleri’nin saldırılarda 300 km menzilli Storm Shadow/SCALP seyir füzelerini kullandığı yönündeydi.
Storm Shadow ve SCALP seyir füzeleri, iki bölümden oluşan 450 kg’lık bir tandem harp başlığına sahiptir. İlk bölüm hedefte delik açan bir patlayıcı içerir. Bu patlayıcının açtığı delikten ikinci bölümdeki HE-FRAG patlayıcı içeri girerek geminin gövdesi içindeki ana patlamayı gerçekleştirir.
“HE-FRAG” terimi, “High-Explosive Fragmentation“ın kısaltmasıdır ve yüksek patlayıcı parçalanma mermilerini ifade eder.
Bu tür bir patlamaya maruz kalan gemiler, iç kesimde büyük hasara yol açtığı için gemi gövdesi genellikle sağlam kalırken, iç kısımları hasar görür ve tamiri uzun zaman alır, ayrıca maliyetli olur. Örneğin, Amerikan USS Bonhomme Richard amfibi saldırı gemisi yangından sonra yüzeyde kaldı, ancak yine de devre dışı bırakıldı. Onarımlar için gereken sürenin 7 yıl olarak tahmin edildiği ve maliyetinin 2.5 ila 3.2 milyon dolar olduğu belirtildi.
Seyir füzesi saldırısında düşman hava savunma sistemlerinin dikkatini dağıtmak ve yanıltmak amacıyla kullanılan mini hava araçları ADM-160B MALD (Miniature Air-Launched Decoy) tuzaklarının kullanıldığı da gündeme geldi.
MALD, oldukça küçük bir hava aracıdır ve genellikle füze benzeri bir şekle sahiptir. Bu tuzaklar, taşıyıcı uçaktan veya gemiden fırlatılabilirler. Boyutları, gerçek hava araçları ile karıştırılmamalarını sağlayacak şekilde tasarlanmıştır. MALD tuzakları, düşman radarlarının ve hava savunma sistemlerinin elektromanyetik spektrum içinde yaydığı sinyalleri taklit edebilme yeteneğine sahiptir. Bu, düşmanın radarlarının ve hava savunma sistemlerinin yanıltılmasına yardımcı olur.
Ukrayna pilotlarının başka tür füzeler kullandığı senaryolar da mümkündür. Neptun füzesinin havadan fırlatılan versiyonu veya kamuoyuna duyurulmadan Ukrayna’ya yeni tedarik edilen bir silah olabileceği de gündeme geldi. Sonuç olarak, her durumda bu saldırı için kullanılan silahların, Rusya’nın Kırım’daki çok katmanlı hava savunmasını aşabilme yeteneğini kanıtladığını söyleyebiliriz.
