Pentagon, Mars için tasarlanan Starship roketini askeri görevler için değerlendiriyor. SpaceX’in yeniden kullanılabilir mega roketi, ABD ordusu için görev yapmadan önce Mars görevine çıkabilir.
SpaceX’in Starship’i Perşembe günü gerçekleştirdiği test uçuşunda yörüngeye girmeyi başardı ve tüm zamanların en büyük uzay taşıyıcısı olma yolunda bir adım daha attı. Bu, ilk iki uçuştan daha fazlasını gerçekleştirdiği için üçüncü ve başarılı bir uçuş olarak kabul ediliyor.
Yeniden kullanılabilir mega roketin, Pentagon’un uyduları uzaya göndermek için kullandığı şirketin Falcon 9 roketine kıyasla fırlatma maliyetlerini daha da düşürmesi bekleniyor. 100-150 ton yük taşıma kapasitesine sahip olan Starship, aynı anda bir dizi uyduyu taşıyabilir ve alçak Dünya yörüngesinde yüzlerce uydudan oluşan bir ağ kuran Uzay Kuvvetleri’nin fırlatma hızını önemli ölçüde artırabilir.
Starship faaliyete geçtiğinde, daha yüksek yörüngelere uydu yerleştirilebilecek. Bu da Pentagon’un jeosenkron yörünge ile Ay arasındaki bölge olan cislunar ortamda faaliyet gösterme çabası için kilit önem taşıyor. Çinliler çoktan cislunar ortamda operasyonlara başladılar ve araçlar yerleştirdiler.
Uzayda Hava İkmalı ve Noktadan Noktaya Teslimat
Pentagon ayrıca Starship’i, Pentagon’un hava ikmal aracı olan C-17 Globemaster’ın rolünü yerine getirerek, kargonun dünyanın dört bir yanına çok hızlı bir şekilde taşınmasına yardımcı olması için de potansiyel olarak değerlendiriyor. Hava Kuvvetleri Araştırma Laboratuvarı, SpaceX’e 2022 yılında uzay fırlatma araçlarını kargo taşımacılığı için kullanmayı araştırması için 102 milyon dolarlık bir bütçe vermişti. Şirket, Roket Kargo programı aracılığıyla bu konsept üzerinde çalışıyor. Bu program, Uzay Kuvvetleri’nin 2025 bütçe talebinde “Noktadan Noktaya Teslimat” adı altında yeni bir geliştirme programı olarak yer alıyor. 2025 bütçe göre Araştırma ve geliştirme programı, “taktiksel açıdan hassas zaman çizelgeleri içinde dünyanın herhangi bir yerine Pentagon’un malzemelerini taşımak için “uzaydan geçen araçların kullanılmasına” odaklanacak.
Yüksek Yörüngeler ve Cisilunar Ortam
Jeosenkron yörünge, Dünya’nın merkezine olan uzaklığı yaklaşık 35.786 kilometre olan ve Dünya’nın kendi etrafındaki dönüş hızıyla aynı hıza sahip dairesel bir yörüngedir. Bu yörüngede dönen bir uydu, Dünya’dan bakıldığında sabit bir konumda kalır.Bu yörüngede Haberleşme uyduları, Hava durumu uydular ve Navigasyon uyduları bulunur. Uydunun Dünya’nın yerçekimine karşı koyacak kadar yüksek bir hıza ulaşması gerekir. Bu nedenle, jeosenkron yörüngeye fırlatılan uydular genellikle çok güçlü roketler tarafından fırlatılır. Jeosenkron yörüngedeki uyduların sayısı sınırlıdır. Bu nedenle, bu yörüngeyi kullanmak isteyen ülkeler ve kuruluşlar Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) gibi kuruluşlardan gerekli izinleri almalıdır.
Cislunar ortam, Ay’ın yörüngesi ile Dünya’nın yörüngesi arasındaki boşluğu ifade eder. Bu ortam, Ay ve Dünya’nın kütleçekim alanlarının etkileşimi ile oluşur ve oldukça karmaşık bir ortamdır. Cisilunar ortam, Ay’a yapılacak insanlı ve insansız uzay görevleri için önemli bir geçiş noktasıdır. Cisilunar ortamda, Ay’ın yörüngesinde veya Dünya ile Ay arasında dönen uzay istasyonları kurulabilir. Ay’dan su ve mineraller gibi değerli kaynakların çıkarılması için çalışmalar yapılabilir.